Katılımcı her konu veya uygulama saatine yazılı mazereti olmadıkça girmek zorundadır. Çünkü konuya girmemek kendisinden sonraki konulardaki bilgilerin öğrenilmesinde de eksiklere yol açar. Sınavlara girmemek ise performans değerlendirmesini imkansız kılar. Yazılı mazeret bildirenler paralel bir gruba girip aynı konuyu görmek zorundadır.
Ödevleri eksiksiz bir şekilde yapmak zorundadır. Bunlar olmadan taahhütnamenin geçerli olması imkansızdır. Bu aşamadaki katılımcı istediği an programı bırakabilir.
Katılımcılar her dersin raporunu diğer ders getirmek zorundadır. Sınavlarda geçme notu % 85’dir. Konu devamlılığı için sınıfın yarısının % 85 alması gerekmektedir. Bu oran ve sayılar sağlanmadıkça konu anlatılmaz ve sınavlara devam edilir.
Programın tamamı bittikten sonra ortalama hesaplanacak ve ortalaması 85’in altında olanlara ne kadar konu ve sınavları puanını 85’in altına çektiyse konu sayısına göre 2 hafta ile 4 hafta arasında süre verilip, tekrar sınava girmesi istenir veya o anda o konuları gören gruplar varsa o gruplarda konuyu bir daha görüp sınav olur ve geçinceye kadar o şekilde devam eder.
Yani programı bitiren herkes % 85 ile bitirmek zorundadır.
Kursun toplam süresi 9 aydır. Bu 9 ay içinde anlatılan konuların sınavları da vardır. Konu anlatımına gelirim sınava gelmem diyen katılımcılar 2 sınav oturumuna katılmazlarsa derslere devam edemezler.
Konuşma kursu, yazma kursu, anlama kursu gibi saçma uygulamalar yoktur. Dilde 4 düzey vardır. Konuşma, okuma, anlama ve yazma. Bu 4 düzey birlikte ilerler. Aklındaki bir fikri yazan ama konuşmaya gelince yapamıyorum diyenlerin kayıt olmasına gerek yoktur. Öncelikle bu mantıksızlığı anlamaları gerekmektedir.
Kurs bitince konuşabilecek miyim diyen arkadaşlar!
Kendi anadilinizde her konuda konuşabiliyor musunuz?
Hangi düzeyde konuşmaya başlayacağım diyen arkadaşlar!
1 saatlik İngilizce ile de konuşulur 5 saatlik İngilizce ile de.. ama 1 saatte ne gördüyseniz o kadar 5 saatte ne gördüyseniz o kadar İngilizce konuşabilirsiniz. Bülbül gibi şakımak için önce dili öğrenmelisiniz. Sadece dili bilmek de yetmiyor konuşacağınız konu ile ilgili hem konuya Türkçe hakim olmalısınız hem de İngilizce literatürü bilmelisiniz. Bunlar olmadan nasıl konuşacaksınız?
Günlük konuşma İngilizcesi arayanlar!
Günlük dil nedir? Önüne gelene Merhaba, Nasılsın? Nereye gidiyorsun? Bugün ne yaptın? Günlük hayatınızda her önünüze gelenle bu kadar mı konuşuyorsunuz?
Emniyet kemerinizi takmadığınız için sizi durdurup ceza yazan trafik polisine de nasılsın? Bugün ne yaptın? diye mi soracaksınız? Günlük dil diye bir şey yoktur. Bugüne kadar İngilizce adı altında maalesef cebinizden çıkan parayı hesaplarsanız anlarsınız.
Çalışmakla işi olmayan insanlarla bizimde işimiz yoktur.
Demo ders diye bir saçmalık olamaz.
100 saatlik bir programı 1 saatte dinleyip anlayacak kadar akıllıysanız neden kurs arıyorsunuz?
Kendiniz de çalışıp öğrenebilirsiniz.
9 ay boyunca günde 2 saat çalışmayacak olan arkadaşlar kendinizi de bizi de yormazsanız seviniriz.
Günde 2 saat çalışarak kendimde öğrenirim diyenler!
Günde 2 saat değil 5 saat çalışın.. Toplam 3 sene günde 5 saat çalışın. Hatta bu süre içinde yurt dışına çıkın, özel ders alın. Bu kadar dersin sonunda bizim 30 saatlik eğitimden sonra yaptığımız bir sınava katılın. Eğer o sınavdaki soruların yarısını doğru yaparsanız 3 sene boyunca yaptığınız masrafların 2 katını ödemeye razıyız.
Ders anlatımında kişilere göre değil grubun bütününe göre hareket edilir. Belli bir süre ödev getirmeyenler sınavlara katılmayanlar sınıfın performansını etkileyenler geriden gelen gruplara dahil edilir yada kursa devam edemez.
Boşluk doldurarak şık işaretleyerek İngilizce öğrenilmez.
Dilde önemli olan cümle kurmaktır. Cümle kurmayı bilen konuşur okur anlar ve yazar. Biz size cümle kurmayı kurulmuş cümleyi anlamayı öğretiyoruz. Hiçbir yabancı karşınıza geçip ben bir cümle kuracağım bazı yerleri boş bırakacağım doldurursan anlaşırız demez. Sizden kafanızda oluşturduğunuz bir cümleyi kurmanızı bekler.
Ezberlediğiniz 3-5 kalıplaşmış ifade dışında bir soru geldiğinde anlıyorum ama konuşamıyorum demek maalesef saçmalığın daniskasıdır. What is your name? sorusunu anladın cevap verdin yani konuşabildin başka bir soru gelince mi dilin tutuldu? Karşınızdaki kişi 5 dakikada bir size isminizi ya da nereli olduğunuzu sormaz.
Sınav taktikçileri pratik yolcular!!!
Türkiye’de yapılan dil sınavlarında kesinlikle kısa yol, pratik yöntem, şunu görürsen bunu işaretle gibi salaklıklar yoktur. Bu sınavlar okuduğunu anlayıp çözme sınavlarıdır. İnsanları sömürüp kandırmaktan vazgeçin. Pragraf sorusunu çözerken ne yapar insan? Sizin dışınızdakiler yani.
Paragrafı okur anlar soru cümlesini okur anlar şıkları okur anlar soruyu çözer.
Paragrafın anlamını bozan cümlede yapılan işlemde aynıdır.
Boşluk doldurmada yapılan işlem de..
Yds sınav taktikleriyle ilgili kurulmuş bir internet sitesinde aynen aşağıdakiler yazmaktadır. Lütfen dikkatli okuyunuz:
Test tekniklerini doğru bir şekilde uygulamak için;
1- Dil bilgisi soruları için cümle analizi becerisi edinmiş olmanız,
2- Formül ve kurallara hakim olmanız
3- İpucunu takip etme-eşleştirme alışkanlığını edinmiş olmanız gerekmektedir.
Test tekniği diye kurulan bu sitenin bu 3 cümlesi her şey ortaya koymaktadır. Kısaca şunu diyor aslında ‘ kardeşim okuyup anlayıp çözeceksin. Benim teknik, taktik dediğime bakma yalan bunlar hep..’
Bu 3 cümleden farklı bir çıkarım yapan varsa lütfen bizimle iletişime geçsin.